Anthony Burgess-Otomatik Portakal

Eser on beş yaşındaki Alex'in liderliğini yaptığı dört kişilik çetenin darp, hırsızlık, tecavüz gibi suçlarının anlatılmasıyla başlıyor. Arkadaşlarının Alex'in liderliğinden rahatsız olması onları kahramanımıza tuzak kurmaya yönlendiriyor. Alex yaşlı bir kadını öldürüyor ve arkadaşlarının ihanetiyle aynasızlara yakalanıyor.

Alex suç hayatına hapiste de son hızıyla devam ediyor. Yine ortaklaşa işlenen bir cinayet Alex'in üzerinde kalıyor.

Tüm bunlar yaşanırken güvenlik politikası uğruna özgürlükleri askıya alan hükümet tarafından Ludevico adında suçluları ıslah amacıyla bir program geliştiriliyor. Alex iki yıl süren hapis hayatının ardından özgür kalma uğruna programın içeriği hakkında bilgi sahibi olmadığı halde denek olmayı kabul ediyor ve felaketine doğru sürükleniyor.

İki hafta sürecek olan program Alex'e  "bu iki hafta yerine 14 yıl daha hapiste kalsaydım" dedirtecek noktaya varıyor. Kahramanımıza şiddet içerikli filmler izletiliyor ve her yemekten sonra vücuduna madde enjekte ediliyor.  Sürecin sonunda Alex en ufak şiddet tahayyülünde hastalanır oluyor. Tercih hakkı elinden alınmış olan bir iyilik makinesine dönüşüyor.

Programın sonunda serbest kaldığında ailesi tarafından kabul edilmiyor. Çete lideriyken işkence yaptığı bir ihtiyar tarafından dövülüyor ve program sonucu bir robota dönüştürüldüğü için karşılık veremiyor. Polis olduklarını öğrendiği iki eski arkadaşı tarafından şiddete maruz kalıp bir yere öylece bırakılıyor.

Daha önce şiddet ve tecavüz suçlarına karıştığı bir eve sığınıyor. Bu evin sahibi ve arkadaşları tarafından muhalif çıkarlar uğruna kullanılıp intihara sürükleniyor. İntihar sonucu ölmemesi bu kez hükümet tarafından kullanışlı bir malzeme olmasına yol açıyor.

Hükümet tarafından bu kez eski halinden de vahşi bir hale getiriliyor. Maddi açıdan rahat bir konuma gelen Alex kendini yeni bir dört kişilik çetenin lideri halinde buluyor fakat bu durumdan kısa sürede bunalır hale geliyor.

Eski çetesinden arkadaşı Pete'nin aile hayatı ona ilham oluyor ve farklı arayışlara giriyor.

Eserimizin özet kısmını kitaptan bir cümle ile tamamlayalım: " İyilik içten gelir. İyilik bir seçimdir. Bir insan seçemezse, insanlıktan çıkar."

Eserde Nazi ve Japon işkenceciler üzerinden İkinci Dünya Savaşına değiniliyor. Polis şiddeti, hükümetlerin güvenlik politikaları, muhaliflerin çıkar hesapları gibi sosyal konulara dikkat çekiliyor.

Kahramanımız Alex'in klasik müziğe olan ilgisi ve yeni dönem müziğine aşağılayıcı bakışı da eserde sık sık vurgulanıyor.

Eserde çetelerin kendilerine has bir dil kullandığını görüyoruz.
Eser kahraman bakış açısı tekniğiyle yazılmış. Kitapta kalıp haline gelip sık sık kullanılan sıfatlar ve argolar var.

Yorumlar

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Bernard Lewis - Bir Ortadoğu Tarihçisinin Notları

İsmail Lütfi Çakan - Ana Hatlarıyla Hadis

Roger Garaudy - Geleceğimizde İslam Var